15 Mayıs 2009 Cuma

HAYALLER



Pencereye dayandı. Ne açmak geliyordu içinden ne de açılsın istiyordu başkası tarafından. Sadce izlemek için vardı orda. Dışarıda ki kalabalığı insanların yaşamak için verdiği o mucadeleyi. Gördüğü manzaraya hala hayret edebiliyor olmanın şaşkınlığı üzerinde. Oysa sayamadığı o kadar çok zamanda kendisi de dalıp gitmişti bu insan selinin sürükleyici karmaşasına .’’ Sürüklenmek’’ ne akıntıya karşı direnç göstere bilmişti nede akıntıya kapılıp devam edebilmişti. Tam manasıyla sürüklenmişti. Şimdi yaşadıklarını gözden geçirmek için önünde çok uzun bir zaman vardı.

Pencereye daha bir yaslandı. Aşağıda neler oluyor diye merakla belinden aşağıya kadar sarktı. Sıkılmıştı artık bu kasvetli ortamdan. Eğlenceli bir şeyler olsun istiyordu hayatında. Kaçsa olmaz bulurlardı. Kalsa oda olmuyor sıkılıyordu aklının ucunda koca bir çengel. Uzandı yatağına bir sürü plan geçirdi düşüncesinden.

Önce kurtulacaktı bu yerden sonra. Ver elini Bodrum mis gibi ağaçlar içinde babadan kalma evin bahçesinde geçirecekti geri kalan ömrünü. Hem yalnız olmak mutsuz olmak değildir ki .İnsan asıl yalnızken mutlu olmayı denemeli.Kalabalıklardan uzak sadelik ve doğayla baş başa kala bilmeli.Zaten hayatı boyunca sıkılmıştı kalabalıklardan..O yatakta yatarken Bir sürü hayal geçti aklından.Bindi aklının gemisine kah kahin oldu kuşattı dünyayı .Sıkıldı vazgeçti kuşatmaktan istedi ki birileri kuşatsın onun dünyasını.Kah gemici oldu denizlerin efendisiydi artık .Sonra vazgeçti gemiciler hep uzun yolda .Sonra bassın ayakların yere biraz bilge ol dedi kendine .Bilgin oldu çözdü insanların şifresini de .Sonra anladı herkesin aklından geçeni okuyunca şimdikinden daha zordu hayat bilgelikle.


Hayal kurmaktan vazgeçip tekrar yaslandı burnunun ucunu odasında ki demir parmaklıklarla kaplı penceresine. Demir parmaklıklar bir var olup bir yok oluyorlardı zihninde.Bazen kılıç oluyorlardı elinde.Bazen yok oluyorlardı kendini gökyüzünde çıplak kalmış hissediyordu birden.Yüksek sesle ‘’ Hey siz oradakiler ne geziyorsunuz bahçemde çıkın hepiniz hemen dışarı ‘’ dedi. Kimse aldırış etmedi. O ise duymadıklarını düşünerek daha bir yüksek sesle bağırdı ‘’ sizler defolun evimden ‘’.Oysa dışarıda ki insanlar onu görmezden geliyorlardı. .Kendince bir şeyler geveledi ağzın da ‘’ insanlar ne kadar anlayışsız benim evime bu şekilde nasıl girerler hemen polisi aramalıyım ‘’ Artık çok sinirlenmişti. Bu kadar insanın onun bahçesinde ne işi vardı. Zaten canı burnun da bir yaşantısı vardı. Sonra vazgeçti polisi aramaktan .’’ Bırak gezsinler eğer gece de gitmezlerse polisi çağırırım’’ dedi


Tekrar ve sıklıkla aklından geçirdiği cümleleri yüksek sesle duyurmak istercesine kendine söyledi’’Hayat hep tekrarlanan bir şeylerden ibaret. Yeni bir anlam bulmaya çalışma; Çalıştıkça eskiyecek, eskidikçe eksilecek eksildikçe biteceksin.’’Ve son sözü burada kaldığın sürece Biteceksin biteceksin biteceksin kafatası boşmuş ta konuşulan herşey yankı buluyormuş gibi bu son söz kafasını karıncalandırdı.

Onlar onu bitirmeden o kendisini imha etmeliydi. Pencereyi açtı ‘’ siz gitmezseniz ben geliyorum oraya hey oradakiler duymuyor musunuz’’ Bir den dışardan bir sürü ayak sesi duydu birilerinin kendine yaklaşmak ta olduğunu fark etti. Bir şeyler yapmalıydı. Evet, en iyisi kapının arkasına saklanmaktı. Ayak sesleri daha yaklaştı. Daha da yakından geliyordu artık. O kapının arkasına pısmış nefesini tutmuş bekliyordu.

Kapı açıldı. İçeriye güler yüzlü bir adam girdi. Nerdesiniz lütfen çıkın saklandığınız yerden. Hep böyle yapıyorsunuz hadi ama. Ses gittikçe sertleşiyordu farkına vardı. Evde ki en değerli eşyayı kırmış çocuk edasıyla kapının arkasından kafasını uzattı Muzipçe gülümsedi Sesi belli belirsiz ‘’buradayım ‘

Ama olmuyor böyle siz bugün ilaçlarınızı içmediniz mi yine. Hadi gelin uzanın korkmayın Biz varız yanınızdayız.

Doktor bey hayallerimi çaldılar. Ne olur bağlamayın beni hayallerimi bulmam lazım.Çözün bu ipleri gitmek istiyorum ben…



İşte hayat böyledir delilikle dâhilik arası bir ince çizgi. Bazen deli olduğunuzu sandığınız da aklınız size hakim olur. Kendinizi akıllı sandığınız da deli yanınız aniden çıkı verir karşınıza .

14 yorum:

Belgin dedi ki...

Kimse dokunmasin hayallerime, sonra isirabilirim hrrrrr hrrrr:)

Büşra Bayram dedi ki...

hayal kurmayı unuttuğum günlerde; delilikle dahilik arasındaki çizgide gidip geldiğimin farkındayım :) Yazdıkların etkiledi beni

beenmaya dedi ki...

o pencereler sayesinde bir tarafta uzun zamanlı kalamıyoruz sanırım. gidip gidip geliyoruz düşle gerçek, akılla yürek arasında...

khaos dedi ki...

ben sadece..
deli
olmak istiyorum..
çıkartın şu aklı üzerimden..
çıplak kalmak isitoyorum..

:)

Arzu Eylem dedi ki...

Delilik güzel bir mertebedir aslında. Özellikle de ruhun özgürleşmesi adına. Akıl hep engeldir insana ya... Hep isteklerimizi engellemek için akılla doğrulamaya çalışmaz mıyız? Aslında en güzeli o ince çizgiyi yaratmak ve üretmek. Hayallerimizi çaldırmadan, onlara sıkı sıkıya tutunarak.
Çok güzel bir kurgu eline, zihnine ve yüreğine sağlık:)

sufi dedi ki...

Ateş Böceğim;
Delilik sınırlarında yaşamak akıllı olmaktan, hesaplar, akıl oyunları içinde ve gelecek kaygılarında yaşamaktan evladır canım.Çünkü:"Çalıştıkça eskiyecek, eskidikçe eksilecek eksildikçe biteceksin." dediğin gibi.Bir huni de sana mı lazım ne? Sevgilerimle.

şah dedi ki...

hem oynar hem seyrederiz, hem okur hem yazarız, konuşur yankıyı dinleriz.. hem trenden hem gardan mendil sallarız. wxyz.deliyiz.biz

Ateş Böceği dedi ki...

Belgin :Bende aynen hem ısırım hemde çok fean olur :):)

Ateş Böceği dedi ki...

HaYaL MeYaL:Hayal kurmak insan için ne önemlidir bilirim .Kurduğun hayaller dilerim dahiliğe yakın delilik yapacak kadar cesaretli olur sevgilerimle :):)

Ateş Böceği dedi ki...

Mayam:Düşle gerçek akılla yürek arası dengeyi kura bilsek keşke ben deliliğeçok yakın duruyorum dahiliklerimse hep geç kalınmışlıklarım oluyor duruyor geçmişimde
Öperim seni canımmm....

Ateş Böceği dedi ki...

Digital Kelebek: Sonra sıkılmıyasın çıplaklıktan .Giyinmek istediğinde aklın yerine gelmesin ben ne yaptım diye :):)

Ateş Böceği dedi ki...

Bugünü Yaşama Arzu'su:Akıl hep engeldir.Yol gösterici yürek olmalıdır bence de .Bazen sıyrılmak gerekir o giysilerden .İnsan hayallerini kaç defa çaldırıyor yada geçmişe teslim ediyor ben benimkilerin sayısını unuttum dahi değil deli olmak her zaman daha iyidir MASALCI

HOŞGELDİN
sevgilerimle

Ateş Böceği dedi ki...

sufi:Ayy ben hunimi çantamda gezdiriyorum zaten canım sıkıldıkça takıyorum kafama ohh benden rahatı yok o anlarda.. Sana da lazzımmı bak görmedim ama kırmızı sana çok yakışır bence :):)

Sevgilerimle

Ateş Böceği dedi ki...

Şahin: Ben de delinin biriyim aslında hemde hunilisinden hem gülerim hem ağlarım sonrada keyfime bakarım
sevgilerimle

HOŞGELDİN