8 Eylül 2011 Perşembe

DİŞ

Kimsenin bilmediği şeyler var ağzımın içinde geveleyip geveleyip durduğum.. Bilsinler istemiyorum.Ne zaman bir şey anlatmaya kalksam susmak geçiyor içimden aslında öyle değil böyle demek istiyorum. Şeytan geçiyor önüme .. Tanrın seni unuttu hey çocuk sen de konuşma ,isteseydi zaten olurdu diyor ..Kendime bile küsüyorum..Ölümle hayat arasına sırf iş olsun diye konulmuş reklam arası gibi geçiyor ömrüm .. Bol gürültülü kalabalık ve vurgulu..Yani insanın gözüne sokar gibi olmayacaktı hiç bir şey.. Oysa sessiz sakin öyle sıradan bir hayattı benim istediğim.. Pembe panjurlu bir evim olmayacaktı belki ama , bir köpeğim olacaktı mutlaka .. Bahçesinde büyük umutlar yerine sabah kahvaltısında yenilmek üzere yetiştirdiğim maydanozlarım , akşam 5 çayına kek yapacak kadar malzemem olacaktı..Her yeni gelene gitmesinden korkup ürkek davranmayacaktım ve vaktinden önce  yaşlanmayacaktım . Cesur olacaktım daha çok , kendime olduğum kadar onlara da acımasız olacaktım .Bir söze ,bir bakışa bin anlam yüklemeyecektim . Bir çok şarkının beni anlattığına inanmayacaktım .Başka hayatların başka insanların dertlerine ortak olup yaralarını sarmalarını bekledikten sonra bir güne sığdırmayacaktım gidişlerini.. Bir nefeslik molalarda heba etmeyecektim günlerimi..Çok sevdiğim ve her seferinde nasıl benim aklıma gelmedi değim şairin dediği gibi ''hava aldıkça sızlayan bir diş '' olmayacaktı içimde.Söküp atacaktım içimde çürüyen ne varsa.Her şeyin nedenini ,niyesini sorgulayan beynimi o'nun kıyısında bırakıp bugünde böyle olsun diye bilecektim..

Ama  olmuyor işte  ne yapsan olmuyor.İçimde sızlayan o dişi söküp atacak kadar cesur değilim ben . Bir başkasına bir daha güvenecek kadar yürekli de değilim .. Sevgimi belli edecek kadar çocuk olmadım hiç ..Erken büyüdüm ,bir günde  çocuk olmadan büyük olmamı gerektiren ne kadar sıfat varsa yükenledim kalbime..Sen görmezsin,onlar görmez  belki ,ya da çok iyi değildir benim kelimelerim anlatamam .. Görünmezdir benim yüklerim..Hep kıyısında dururum hayatın . Gitmeyi iyi bilirim ama kal dersen o günden sonra bir daha gitmeyi hiç düşünmem ...

12 yorum:

Yazgüneşi dedi ki...

İnsanoğlu küsmelere aslında hep kendisinden başlıyor belki de...
kendisiyle barışabildiği anda barışıyor evrenle de..
kendini sevince seviyor herkesi de..
ha dersen ki
sen seviyor musun her zaman kendini?
nerdeee

nil dedi ki...

"Hep kıyısında dururum hayatın" ben bu cümleyi yazmıştım bir kez, sora da şöyle dmeiştim, bir sincap gibi sıçrayıp kaçabilmek için..

Adsız dedi ki...

önce ve sadece kendin için git gideceksen ya da kal kalacaksan. önce ve sadece en değerli sensin çünkü buna inan.

beenmaya

ELİF dedi ki...

En büyük düşmanı kendisidir insanın..
Aslında ilk içimizdeki düşmanları yenelim ve dışarıdaki bizim yüreğimize dokunmak isteyenler
dokunamaz,çünkü biz içimize karşı gelmiş birisi olarak dışarıdakiler bize hiç birşey yapamaz..
sevgilerimle..

matias dedi ki...

kaybedecegin dis gorunmeyecek bir yerdeyse
cek gitsin
degilse bırak
agrısı gecer nasılsa..

http://kuzgunibeyaz.blogspot.com/ dedi ki...

"dişi olmayan giremez!" yazıyordu tabelada.. aldım karakalemimi, ne kadar "i" varsa "ü"ledim ilk kelimedeki..

gülümsedim sonra acılarıma illa,
"düşü olmayan giremez"..
valla..

-ki dişleri olmaza insan, nasıl ısırır içini bir şarkının-

Ateş Böceği dedi ki...

Yazgüneşi : Hepimiz bir birimize bu sebepten benziyoruz iğerlerini çok sevip kendimizi hırpalıyoruz :)

Ateş Böceği dedi ki...

nil :Evet ya bak bunu hiç düşünmedim sincap gibi kaçmak mutlu mesut

Ateş Böceği dedi ki...

ELİF:İnsanın en büyük kavgası kendiyle olandır zaten diğerleri hep bir şekilde unutulur ..

Ateş Böceği dedi ki...

Matii :) ki ben sana böle demeyi çok seviyorum.
Diş ağrısı öle çabuk geçiyor mu kii :))

Ateş Böceği dedi ki...

Kuzguni : Ne güzelsin vesselam :)

Ateş Böceği dedi ki...

Myam : Öhömm beni şımartıyorsun ama sennn kii ben zaten o sıralar kendimden bile gitmiş olacağım sanırım öpenzii :)))